Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) tarafından düzenlenen Perakende Zirvesi 2025, İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde sektör temsilcilerinin yoğun katılımıyla başladı. İki gün sürecek olan zirvenin açılışında konuşan Ticaret Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak ve TPF Başkanı Ömer Düzgün, perakende sektörünün ekonomik dönüşümdeki rolüne ve yerli üretimin stratejik önemine dikkat çekti.
Bakan Yardımcısı Uçarmak: Türkiye Küresel Dönüşümün Merkezinde
Ticaret Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak, perakende sektöründe yaşanan değişim ve dönüşüme vurgu yaparak, Türkiye’nin ekonomik değer üreten işletme sayısının 3,9 milyon olduğunu ve gayrisafi milli hasılanın 1,5 trilyon dolara yaklaştığını belirtti.
Uçarmak, konuşmasında Türkiye’nin uluslararası alandaki stratejik konumuna ve jeopolitik dönüşümlere değindi. Güneydeki duvarın yıkılması (Suriye) ve doğudaki sorunların çözülme yolunda olmasıyla (Ermenistan), Türkiye'nin Orta Asya'ya ulaşım dar boğazından çıkarak ürettiği ürünleri dünya piyasalarına gönderme potansiyelinin artacağını ifade etti. Uçarmak, Türkiye'nin karşılaştığı yüksek enflasyon ve finansmana erişim sorunlarının kısa sürede çözüleceğini belirterek, dış dünyanın Türkiye'ye yerel karamsarlığın aksine olumlu baktığını aktardı.
TPF Başkanı Düzgün: Yerli Üretim Milli Ekonominin Garantisi
TPF Başkanı Ömer Düzgün, zirvenin adının "Yerel Zincirler Buluşuyor"dan "Perakende Zirvesi"ne dönüşmesinin, sektörün ülke ekonomisindeki rolünü ve stratejik önemini daha güçlü şekilde ortaya koyma iradesi olduğunu söyledi.
Düzgün, perakendenin sadece ürünlerin rafla buluştuğu bir alan değil, aynı zamanda ekonomiyi besleyen, istihdama yön veren ve toplumsal refahın temeli olan dev bir zincir olduğunu vurguladı. Tarım ve perakende arasındaki güçlü ilişkiye dikkat çekerek, güçlü bir tarım olmadan gıda güvenliğinin, güçlü bir perakende olmadan da tarımın sürdürülebilirliğinin mümkün olmadığını dile getirdi.
Kritik Çağrı: Kontrolsüz Mağaza Açılışları Durdurulmalı
Düzgün, yerli üretimin teşvik edilmesinin milli ekonominin ve gıda bağımsızlığının en önemli garantisi olduğunu vurguladı. Yerli malı kullanımını "sadece bir alışveriş tercihi değil, milli bir duruş" olarak nitelendirdi.
Sektörün yapısal sorunlarına da değinen Düzgün, özellikle kontrolsüz mağaza açılışlarının adil rekabeti engellediğini belirtti. Yan yana açılan mağazaların rekabeti artırmak yerine "boğduğunu" söyleyen Düzgün, yerel yatırımcıyı ve küçük esnafı zorlayan bu duruma karşı, mağaza açılışlarına ilişkin objektif kriterlerin yasal düzenlemelerle belirlenmesi çağrısında bulundu.